Mehmet Sezgin Sarı
“Kim bilir neler oluyor insana
Hem içi de görünmez insanın”
Sadık Yaşar
sabahı yakalayıp boyanırken eviçleri
önce dizlere dökülürken eti çekilmiş her ırmak
babaannem suya kusardı, biz yaşıyor sanırdık
evet, götüremediğimiz bir şey kaldı geceden
kimi ayışığını kimi güneyi
bütün evlere sinmiş elleriyle
sandık örtülerinden gözlerini dikerdi
görmek için göğü
evlere girmeyen mumlar vardı -mumlar evlerde
yıkanmak için
dualarda küçük tanrıları ellerimin -tanrılar babaannem için
ve ne kadar uğraşsak
götüremediğimiz bir şey kaldı geceden
ölümü ölümle yıkadığımız bu sokakta
devrildi çift boynuzları masalların
ölüm diyordu aydemir,
kapının önünde ne çok ayakkabı
Bir Cevap Yazın